Girne Evkaf İyilik Gönüllüleri, iyilik şefleri projesi ile hem değerlerimizi bugüne taşıyor, hem de ihtiyaçlı insanların sofrasına bir tabak yemek koyabilmenin hazzını yaşıyor.

Yürütülen faaliyete ilişkin açıklamalarda bulunan gönüllüler, manevi değerlerin yaşatılması, paylaşma duygusunun hazzı ve gelecek nesillere bırakılan hatıraların güzelliği gibi hususlara dikkat çekiyor.

Fezile Karakurt: Hayatımız akıp gidiyor. Dönüp geriye baktığında, belli bir yaşa geldiğinde ben bunu bunu yaptım, bu kişilerin yüzünü güldürebildim diyebilmek istiyorum.

Bu iyilik mutfağı, sadece yemek yapıp ihtiyaçlı insanlara dağıtma amacı taşımamaktadır. Eskiden olduğu gibi daha fazla insanın kenetlenmesi, birleşmesi ve sıcak bir ortam oluşması için yapılmaktadır. Her şey maddiyat değildir. Manevi değerlerimizi tekrar canlandıralım, çocuklarımızın ruhlarına işleyelim. Küçük yaştan bunları aşılarsak, gelecek nesiller için örnek olacaktır.

Tuğçehan Ören: Bir iyilik köprüsü oluşturduk. Yemek pişiremeyecek olan insanlarımıza iyilik şeflerizin yapmış olduğu yemekleri dağıtmaya başladık.

Girne Evkaf İyilik Gönüllüleri sorumlusu Oya kutsal: Eskiden evlerde yemek piştiğinde büyüklerimiz "aman yemeğin kokusu var!" der ve pişen yemeği paylaşırlardı insanlarla.

İyilik şefleri projesi, işte geçmişte kalan bu güzel geleneğin bugüne taşınmasını amaçlıyor.

Kıbrıs Vakıflar İdaresi'nin geçmişin güzel değerlerini bugüne taşıma çabalarına biz de iyilik şefleri projesi ile katkı sağlamayı amaçlıyoruz.