SAYFA YÜKLENİYOR...
- İnancın, kültürün ve tarihî hatıraların buluştuğu kadim yapı -
Sinan Paşa Camii, Kıbrıs’ın Mağusa kentinde yer alan, tarihi ve kültürel açıdan büyük öneme sahip yapılardan biridir. Gotik mimari tarzında kesme taşlarla inşa edilmiş olan yapı, ilk olarak St. Peter ve St. Paul Kilisesi olarak XIV. yüzyılda kullanıma açılmıştır. Osmanlıların Mağusa’yı fethetmesinin ardından camiye dönüştürülmüş, mihrabı, minberi ve minaresi eklenmiştir. Fethin ardından cami, komutan Sinan Paşa’ya ithafen onun adıyla anılmıştır. İngiliz Sömürge Dönemi'nde cami, patates, hububat gibi ürünlerin saklandığı bir ambar olarak kullanılmış ve bu nedenle "Buğday Camisi" olarak da bilinmiştir. II. Dünya Savaşı sırasında ve sonrasında bu işlevi sürdürmüş, 1941 yılından itibaren ise devletin getirdiği buğdayların depolandığı bir ambar haline gelmiştir. Caminin güneydoğu köşesinde yer alan mermer sandukalı mezar ise, “Paris Sefaretnamesi” adlı eseriyle tanınan ünlü Osmanlı diplomatı Yirmisekiz Çelebi Mehmet Efendi’ye aittir. Bu özelliğiyle cami, sadece dini değil, tarihi kimliğiyle de dikkat çekmektedir.